12 Mart 2012 Pazartesi

the boi

anası ingiliz, babası ise bizzat dayım olan efsanevi prensin doğum günü yine geldi çattı. martın 13'ünde, jack kerouac'tan tam bir gün sonra doğan ve henüz altı aylıkken ülkeler arası uçmaya başlayan bu kurabiye suratlı güzel çocuğu senede en fazla iki hafta görüp, geri kalan elli hafta boyunca deliler gibi özlüyorum. sondan eklemeli türkçe'yi kırık dökük kullanması, jedi kültürünü benimsemesi, darth vader maskesini taktıktan sonra force kullanıp beni boğmaya çalışması, batman kostümünü giydikten sonra adalet peşinde koşması, kusursuz ingilizcesi ve sabahlığını giyip evde dolaşması derken, aklımı başımdan alıyor. sırf bu velede benzesin diye ingilizin birisiyle evlenmek ve çocuğumu bir süre ingiltere'de star wars adetlerine göre yetiştirmek istiyorum. ışıldayan gözleri, anasından gelen asaleti, babasından aldığı deli damarı ve yanından ayırmadığı ışın kılıcıyla, acaba büyüyünce iki kültür arasında kalacak mı endişesiyle, bizi unutup da türkiye'ye gelmek istemez mi kaygısıyla bekleyip duruyoruz işte. mayısın ortasında gelip kendine ait küçük valizi ve üzerinde mutlaka bir mesaj barındıran tişörtüyle bana doğru koşacağını, onuuu diye bağıracağını ve bir şeyler anlatmaya başlayacağını şimdiden görüyor ve altıncı yaşına giren ingiltere'nin en genç kralını blogumun bana verdiği yetkiye dayanarak kutsuyorum. çok yaşayasın lordum, bizimle birlikte yaşlanasın. 









5 yorum:

Adsız dedi ki...

köfte dudak :)

Adsız dedi ki...

kalemine sağlık kardeşim. her zaman okunduğunu bil. eklersen sevinirim sezanperk@hotmail.com

Adsız dedi ki...

Badim, sana benziyor bu kuzen

zaphod dedi ki...

Dostum yarı İngiliz demişsin ama bu çocuk dayının minyatürü.

Adsız dedi ki...

ne kadar tatlı bu çocuk ya