11 Mayıs 2012 Cuma

bir başlangıç olacak


 "Kesinlikle kararımı vermiş bulunuyorum: bu bahar hazırlıklarımı yapıp ehliyet alacağım sonra da 1600 dolarlık bir Volkswagen çekeceğim altıma, sonra gidip ihtiyaçlarımı karşılayacak bir kulübe bulma peşine düşeceğim. Böylece cuma akşamları işten çıktığında seni de alır, 100-150 millik bir yolculuktan sonra oraya götürürüm ve ağaçlar & kitaplar & yıldızlarla birlikte pazar günü öğleden sonraya kadar orada kalırız.
Bir başlangıç olacak..."

1922'de doğan jack kerouac, 1960'ta yazdığı bir mektupta bunlardan bahsediyor. demek ki ehliyet almak için fazla acele etmemiş. onunla kıyaslarsam kendimi, 18 yaşını doldurur doldurmaz ehliyet kursuna koşan mobilet enseli motor meslek lisesi öğrencisi gibi kalıyorum fakat yine de aradan geçen yılların hiç de önemli olmadığı paralellikleri seviyorum. paralellik dişlerimi parlatıyor, bacaklarıma derman veriyor ve benimle sonsuzda kesişiyor. baharda ehliyet almak (bu hafta sonu direksiyon sınavına giriyorum), çekilişten çıkacağına neredeyse emin olduğum alfa romeo tuhaf bir şekilde çıkmadığı için ilk planım olan volkswagen polo'ya geri dönmeye bu sabah karar vermek, cuma akşamları işten çıkmak, ağaçlar (çıralı'daki ağaçlarım), kitaplar (ki geçen hafta çıralı'ya gittiğimde çantamda sadece on the road vardı) ve yıldızlar (eh, gündüz gözüyle yıldızlara baktığımı daha birkaç gün önce yazdım)... sadece metrik sistem kullandığımdan mil değil metre kullanıyorum ki o da nazar boncuğu olsun. 

gündelik hayatımla birlikte aklımdan geçenler, bir başka zaman diliminde de benzer şekilde yaşanmış. kelimeler bir çok ömrü dolaşmış ve bir çayımı içmek için bana uğramış gibiler, onları alabildiğine kullansam da bitmiyor. senin birazdan okuyacağın bu cümlenin ömrü sonsuz, benimki ise ne zaman biter bilmiyorum. iyi ihtimalle elli sene sonra, daha iyi ihtimalle yirmi sene sonra ve en iyi ihtimalle de on sene sonra burada değiliz. kerouac gideli 43, kerouac'ın kardeşi gideli de 86 sene oluyor. jack, kardeşi gerard için kitap bile yazmış; ben hala, kardeşim için yazacağım kitabın kurgusunu düşünüyorum. ona en azından gümüş-siyah yamaha motoru ve siyah kaskı kadar yakışacak bir şeyler yazacağımı, yoğun bakım ünitesinin önünde yere çökmüşken biliyordum. bütün başıma gelenlerinin, bir başkası tarafından vaktiyle bir kez daha yaşandığını ve hayat sürdükçe, yaşanmaya devam edeceğini de biliyordum. 


3 yorum:

Adsız dedi ki...

ağaçlar, kitaplar, yıldızlar, deniz kokusu, ılık bir esinti, dalga sesleri, hatta şanslıysan yakamoz ışıltıları ve ilk adımlarını atan minik bir caretta belki..

hayal etmek bile çok güzel.

Adsız dedi ki...

fotoğraf o kadar guzel ki mies, kardeşinin arkasında, ona sarılarak ve muhtemelen her köşede ayrı bir film karesiyle karşılaşarak, sadece ikinizin çok iyi bildiği bu yolculuklardan yapmış oldugun için şanslı saymalısın kendini! :)

~charm

zaphod dedi ki...

Lan takım elbiselerin çırağı ramsey Liverpool'a sponsor olmuş reklamını izle. Polo iyidir ama golf daha karakterlidir, 1974'ten beri var.