14 Aralık 2010 Salı

geçmişin gölgesi

geçmişim dediğim şey son on yılıma tekabül ediyor, on yaşında değil yirmisekiz civarındayım fakat ilk onsekiz senenin bahse değer bir tarafı yok. başarılı bir öğrenciydim, okula ve dersaneye gittim. hayatımın anlatmaya değer kısmı, on sekiz yaşında izmir'e ayak bastığımda başladı. belediye otobüsünün bile olmadığı küçük ilçeden izmir'in göbeğine, ilçeden bile daha büyük ege üniversitesi'ne attığım ilk adım belleğimin başlangıç dosyasını da oluşturur.

geçmiş benim için ağaçtan farksız, her geçen sene daha da büyüyor ve gölgesinde dinlenebiliyorum. gölgesinde uzanıp da eski günleri düşünmek hoşuma gidiyor, anı dinlemeyi ve anlatmayı seviyorum. bu sabah da tamamen alakasız bir fotoğraf beni seneler öncesine götürdü, izmir'e bıraktı. şu anda kampüse giden otobüsün hıncahınç dolu olduğuna, kantinlerinde oturacak yer bulmanın imkansıza yakınsadığına ve herkes bir yerlere yetişmeye çalışırken bana benzeyen bir çocuğun kütüphanenin camından aşağıya baktıktan sonra kitabına geri döndüğüne neredeyse eminim.

bir haftadır üzerinde çalıştığım ve birkaç görselini aşağıda paylaştığım projenin ilk kısmı tamamlandı, sırada ise izmir'de tadilata giren bir binanın dış cephesi var. fakat binayı modellemeden önce cephe uzunluğunu bilmem lazım, fotoğraftan tahmin yürütmek yerine google earth'ten binayı bulup uzunluğunu ölçmek daha mantıklı geldi. böylece gerçeğe daha yakın sonuçlar alabilirdim. tahminim dört aksta geçtiklerine göre yirmi metre. zaten model ortamında santimin de çok önemi yok ama iz sürmek istedim.

üst geçitten çekilmiş bir fotoğrafı var binanın, fotoğrafın köşesinde ise tren rayına benzer bir şey var. demek ki metro hattı üzerinde bir bina bu, ağaçlar sıra sıra dizilmiş. bu da daha çok bornova-bölge civarını hatırlattı bana. yolun kenarında çam ağaçlarının dizili olduğu yerlerde zamanında amaçsız yürüyüşler yapmışlığım var. sadece uzaklaşmak için yürüdüğüm yolların günün birinde işime yaraması ne hoş, söz konusu binayı hemen üst geçitin karşısında buldum. uzunluğunu ölçtüm, tahminlerimde yanılmamışım. uzunluğu kaydedip google earth'ten kampüs tarafına devam ettim. küçükpark'ın üzerinde bir hayalet gibi dolaşıp otobüslerin beklediği yerde bekledim. aziz dostum willy ile birbirimizi kovalardık, beni o kadar sinirlendirirdi ki yakaladığım takdirde arabaların altına atmak isterdim onu. kıvırcık kafası dağılsın, beyni asfalta yapışsın, son gördüğü ona bakan bir çift sevgi dolu göz olsun isterdim. içmekten gelir içmeye giderdik o zamanlar, kipa'nın oradaki çam ağaçları yazlık-kışlık demeden bizim mekanımız olurdu. kırmızı tuborg şişe formatında çıkardı.

okuduğum okulun üzerinde biraz dolaştım, nasıl da sevmezdim o amfiden içeri girmeyi. soğuk olurdu, en ön sıralarda çalışkanlar otururken ben en arkaya gider ve dersin ancak beş on dakikasında konsantre olurdum. bir şeyler çizerdim, bu genellikle basketbol ayakkabısı olurdu. ders bittikten sonra hava soğuksa, izmir gerçekten soğuk olurdu, yurda gider ve galatasaray mı iyi fener mi iyi tartışmasından okula gitmemiş arkadaşlarıma ibretle bakardım. hepimiz küçüktük, kızlar ise başka blokta yaşayan başka canlılardı. sosyalleşmek de planlarım arasında olmadığından, günün belli saatleri ne yapmam gerektiğini planlamaya çalışırdım. bazen olmazdı, bilinçsizce yürürdüm. nirvana ya da queen fark etmez, walkmenim yanımdan eksik olmazdı.

kampüste biraz daha dolaştıktan sonra çıktım, şimdi de dokuz senenin nasıl geçtiğini anlamaya çalışıyorum. yirmi metreymiş, dört aksta geçilmiş. çocuğun birisi de soğuk bir antalya sabahında oturup geçmişin gölgesinde biraz dinlendikten sonra işine geri dönmüş.





3 yorum:

4numara dedi ki...

boş durmuyorsun tebrik ederim. mesai zaten boş iş. çok yoğunum diyen yalan söyler. önemli olan başka ne yaptığın. mesaiyi herkes yapıyor. kime sorsan bugün çok yoğun der. msn açıktır ama meşguldür. boşver. sen devam et. renderlar arkadan gelir.

mies dedi ki...

yazmak hem iyi bir ara oluyor hem de kafamı toparlıyorum. 3d diyarına sağlam bir giriş yaptım bugün. artık fantastik diyarları modelleyebilirim:) otel odasından başlasam iyi olur.

4numara dedi ki...

o zaman sana gelsin izzet altınmeşe söylüyor...3d'ne bandım.